İlk aile fotoğrafımız 18.07.2017 |
28 Eylül 2017 Perşembe
Hoşgeliyorsun Evren Deniz
Bugün 28.09.2017 15+2 haftadır birlikteyiz ve cinsiyetini öğrendik minik oğlum :) Can kuşum sağlıkla gel inşallah. Rüyamda görmüştüm erkek olduğunu ama bu sefer emin değildim abinde olduğu gibi. Mutlu, huzurlu, başarılı, güzel ahlaklı bir ömrün olsun bebeğim. Seni çooook seviyoruz bal böceğim.
20 Eylül 2017 Çarşamba
Neler oluyor hayatta?
Bugün 20.09.2017 hayatımızda yenilikler güzel gelişmeler var.
Öncelikle epeydir gerçekten olup olmadığına inanamadığım, ya durmazsa diye kendime bile inandıramadığım ikinci yavrum geliyor. Bugün itibariyle 14 hafta 1 günlük bir minik üzüm tanesi.
Gelişini 11-12 Temmuz tarihlerinde evde yaptığım testlerle öğrendik, ama emin olamadık. Doktor kontrolünden sonra netleşti herşey. Şu an için çok şükür ki herşey yolunda maşallah. Umarım sıkıntısız sağlıkla kavuşuruz yavru kuşum.
Teoman Ege başından beri biliyor bir kardeşinin olacağını ve ciddi anlamda çok sevindi, umarım hep böyle devam eder. Bazen sabırsızlanıyor ne zaman doğacağı konusunda, anlattıkça ikna oluyor canım oğlum. Herşeyin mantıklı bir açıklaması varsa o sorun ortadan kalkıyor.
Teoman Ege yavrum yeni bir okula başladın. 13.09-15.09 tarihlerinde alıştırma dönemi ile yarım gün. Ayın 18 inden itibaren de tam gün şeklinde okula gidiyorsun artık. Güle oynaya gidiyorsun çok mutlusun demeyi çok isterdim. Ama maalesef hala zor gidiyorsun, okul kavramına alışamadın bir türlü. Bugün sabah daha gözünü açarken ağladın, okula gitmek istemiyorum diye. Nasıl çözeceğiz bilemiyorum ama mutlu bir şekilde gitmeni çok istiyorum. Bugün rehber öğretmen bizi birlikte sınıfa aldı, diğer arkadaşların kahvaltıdayken. Sen bana oynadığın oyuncaklarını gösterdin. Sonra arkadaşların geldi öğretmeninle birlikte, onlar kapıdan girerken başladın gelmesinler demeye, boynuma sarılmaya, gitme demeye. O kadar üzülüyorum ki ama sana yansıtmıyorum.
Okula gitmemek için geliştirdiğin çok süper teklifler var;
Ben işe gitmeyecekmişim, marketten para kazanacakmışız. Markete gidip oradan bozuk para alıp arabaya takıp, marketin içinde gezecekmişiz. Çıkınca da arabayı yerine koyarken parayı alıp cebimize koyacakmışız, eve gelince de sen onu kumbarana atacakmışsın. Bu şekilde para kazanabilirmişiz. Sivri zeka tosbaa o paralar ödünç geri veriyoruz dediğimizde şaşırdın :)
Dün de öğretmenine okullar yüzbin sonra açılsın dedik ama o da işe yaramadı :)
Alışacaksın ama ne kadar süre alacak bakalım görücez.
Öncelikle epeydir gerçekten olup olmadığına inanamadığım, ya durmazsa diye kendime bile inandıramadığım ikinci yavrum geliyor. Bugün itibariyle 14 hafta 1 günlük bir minik üzüm tanesi.
Gelişini 11-12 Temmuz tarihlerinde evde yaptığım testlerle öğrendik, ama emin olamadık. Doktor kontrolünden sonra netleşti herşey. Şu an için çok şükür ki herşey yolunda maşallah. Umarım sıkıntısız sağlıkla kavuşuruz yavru kuşum.
Teoman Ege başından beri biliyor bir kardeşinin olacağını ve ciddi anlamda çok sevindi, umarım hep böyle devam eder. Bazen sabırsızlanıyor ne zaman doğacağı konusunda, anlattıkça ikna oluyor canım oğlum. Herşeyin mantıklı bir açıklaması varsa o sorun ortadan kalkıyor.
Teoman Ege yavrum yeni bir okula başladın. 13.09-15.09 tarihlerinde alıştırma dönemi ile yarım gün. Ayın 18 inden itibaren de tam gün şeklinde okula gidiyorsun artık. Güle oynaya gidiyorsun çok mutlusun demeyi çok isterdim. Ama maalesef hala zor gidiyorsun, okul kavramına alışamadın bir türlü. Bugün sabah daha gözünü açarken ağladın, okula gitmek istemiyorum diye. Nasıl çözeceğiz bilemiyorum ama mutlu bir şekilde gitmeni çok istiyorum. Bugün rehber öğretmen bizi birlikte sınıfa aldı, diğer arkadaşların kahvaltıdayken. Sen bana oynadığın oyuncaklarını gösterdin. Sonra arkadaşların geldi öğretmeninle birlikte, onlar kapıdan girerken başladın gelmesinler demeye, boynuma sarılmaya, gitme demeye. O kadar üzülüyorum ki ama sana yansıtmıyorum.
Okula gitmemek için geliştirdiğin çok süper teklifler var;
Ben işe gitmeyecekmişim, marketten para kazanacakmışız. Markete gidip oradan bozuk para alıp arabaya takıp, marketin içinde gezecekmişiz. Çıkınca da arabayı yerine koyarken parayı alıp cebimize koyacakmışız, eve gelince de sen onu kumbarana atacakmışsın. Bu şekilde para kazanabilirmişiz. Sivri zeka tosbaa o paralar ödünç geri veriyoruz dediğimizde şaşırdın :)
Dün de öğretmenine okullar yüzbin sonra açılsın dedik ama o da işe yaramadı :)
Alışacaksın ama ne kadar süre alacak bakalım görücez.
22.03.2017 Anlattığın ilk masal
Her gece bir rutinimiz var uykuya hazırlanırken. Eskiden
mutlaka 2-3 kitap süt eşliğinde okunur sonra yatağa girilir ve uyunurdu, hatta
bazen kucağımda uyurdun. Ama artık değişti, uykuya o kadar kolay geçmiyorsun,
geçmek istemiyorsun. Bu süreyi ne kadar uzatırsan kar sayıyorsun. Tabi saat
23:00 civarı uykuya geçmeler başladı ki bu duruma çok üzülüyoruz. 3 yaş için
gerçekten geç bir saat, eskiden 20:30-21:00 arası mutlaka uyumuş olurdun.
Şimdiler de önden kitap okuma, yatağa geçme, mutlaka önden bir masal isteme,
sonrasında ninni ve bitince bitti di mi deyip, yatakta dolanıp dolanıp uykuya
geçme mevcut. Bir arada yatak sohbetlerimiz vardı, bugün neler yaptın, sen ne
yaptın anne şeklinde ilerleyen.
Geçenlerde masal anlatırken daha doğrusu uydururken, sana
sordum; masalda ne olsun diye, aslan dedin.
-Aslan ne yapsın?
-Gezmeye çıksın.
-Aslan gezdi evden de epey uzaklaştı, ama karnı acıktı ve
susadı. Etrafta da birşeyler göremedi.
-Aaa anne orada bir dere olabilir, oradan su içsin.
-Tamam aslan suyunu içti. Dere kenarında arkadaşıyla
karşılaştı. Onun yanında yiyecek varmış, aslanla paylaştı.
Şeklinde birlikte tamamladık. Bunu sevdin gerçekten. Ben de
sevmiş olmana çok sevindim. Hayal gücünü genişletiyor, ve merak ediyorum neler
söyleyeceksin, bir şekilde iç dünyanı döküyorsun çünkü.
İşte dün gece ben anlatmak istiyorum masalı dedin. O kadar
tatlı anlattın ki, içim ısındı, coştu seni dinlerken.
İşte masalın;
Bir zürafa varmış, daha 0 yaşında çok küçük. Annesi varmış,
babası varmış. Annesi 57 yaşında babası 56 yaşındaymış. Birde beyaz, tüylü bir
Oscar varmış. Sabah 8’de uyanmışlar. Tuvalete gitmişler, ellerini yüzlerini
yıkamışlar. Kahvaltı yapmışlar. Sonra akşam saat 9:30 da elektrikler kesilmiş
yine uyumuşlar. (Peki bu arada neler yapmışlar dedim.) Anne ve baba zürafa,
yavru zürafayı evde tek bırakıp markete gitmişler. (Peki neden yalnız
bırakmışlar?) Çünkü evde yiyecek bitmiş, küçük zürafa az yediği için
güçlenememiş. Bacakları yürümüyormuş. Sonra anne ve baba ona bir bebek arabası
yapmaya karar vermişler. Bu hikayede burada bitmiş.
19 Eylül 2017 Salı
27.02.2017 38 ay+8 günlük Teoman Ege
Bıdığım bugün itibariyle 38 ay 8 günlüksün, yani kısaca 3
yaşındasın :)
Bize mi farklı geliyorsun, yoksa gerçekten farklı mısın
bilmiyorum, bilmiyoruz. İlerde okuduğunda gör diye yazıyorum bunları, bak
bakalım nasıl bir çocuksun;
1. Çok duygusalsın. Aile ve ev yaşantını çok seviyorsun. İmkanın
olsa hiç dışarı çıkmayacaksın, ve hep birlikte oyun oynayacağız seninle. Oysa
ki evde olduğumuz her an, sen uyuyuncaya kadar oyun oynuyoruz ama sanırım sen
doymuyorsun ve daha fazlasını istiyorsun. Senin için kaliteli zaman evde hep
beraber geçirdiğimiz zaman. Biliyorsun ki dışarıda ilgi kayıyor, başka şeylere
odaklanabiliyor insan, o nedenle tercih etmiyorsun. Ben dışarı çıkmama isteğini
buna bağlıyorum.
2. Hayal gücün şu aralar daha çok timsah, hipo gibi hayvanlarla
ilgili çalışıyor:) Mesela şu aralar ben timsahım sen hipo, birbirimize böyle
hitap ediyoruz. Tamam timsahcım diyorsun bana, ben de binbir nazla seni evden
çıkarırken bunu kullanıyorum, hadi hipo çıkmamız lazım :) Bakalım ne kadar
devam edecek.
Yazın ikeadan aldığımız trafik otoyolu en sevdiğin oyun alanın
oldu diyebilirim. Yazdan beri bıkmadan usanmadan araba sürüyoruz üzerinde :)
Yani aslında baban ve ben biraz sıkılmış olabiliriz ama sen sıkılmadın henüz ve
hep onunla oyun istiyorsun.
3. Çok meraklı bir miniksin. Ne nasıl çalışır, ne işe yarar,
bunları hep öğrenme derdin var. Geçen hafta baban senin için basit makara
sistemli asansör yaptı ve çok sevdin. Zaten asansörlere bayılıyorsun, sürekli
inip çıkıyoruz. Dün onu biraz daha yükseltmek istedi, sen itiraz ettin; neden
biliyor musun? Baban onunla uğraşırken oyun oynayamayacaksınız diye. Ah be
yavru kuşum sürekli oyun sürekli oyun :)
4. Matematik zekan oldukça iyi. Neredeyse doğduğun andan itibaren
sayılara, saatlere ilgin var. Her yerde sayı görüyorsun, alakasız yerlerde bile
dikkatini çeken hep rakamlar oluyor. Kendi kendine öğrendin diyebiliriz.
İzlediğin ingilizce çocuk şarkılarından çıkarımlarla yaptın, Türkçelerini de
sonrasında pekiştirdin. 1,5 yaşında 10 dan geri bile sayıyordun İngilizce Türkçe. Şimdi ise durum 200 lere çıkmış durumda. 50 den geri takılmadan
sayabiliyorsun. Sistematik saymayı 2,5 yaştan itibaren yapıyorsun. Yani burada
kaç elma var desek hatasız sayıyorsun. Saatleri ana hatları ile biliyordun
zaten, şimdi ise dakikası dakikasına biliyorsun yaklaşık 2 aydır. 3 yaş doğum
günü hediyen de tatlı bir kol saati oldu zaten. Ama takmıyorsun, rahatsız
ediyormuş seni. Bu saat olayını da kullanıyorsun oldukça iyi bir şekilde.
Mesela saat 9 iken 10 da yapacağımız birşey için konuşurken saatleri 10 a ileri
aldırıyorsun bak işte saat 10 oldu diyorsun sıpam :)
5. Okula gitmek istemiyorsun. Hergün bugün tatil mi anne diye
soruyorsun. Bebeğim çok üzülüyorum şimdiden tatil beklentisi içinde girdin.
Senin derdin evde zaman geçirmek, kendi odanda kendi oyuncaklarınla oynamak
aslında. Okulu seviyorsun, iyi vakit de geçiriyorsun ama hiçbir şey evin gibi
değil kuzucum.
6. Kitap okumayı çok şükür hala çok seviyorsun. Ama uyku öncesi
okuduğumuz için genelde, ve şu aralar uyumak istemediğin için biraz tepkili
olabilirsin okumaya karşı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)